Çarşamba, Ocak 02, 2008

Hormonlu yiyecekler tehlike saçıyor

Hormonlu yiyecekler tehlike saçıyor

SON yıllarda artan hormonlu gıdalar, insan sağlığı üzerinde büyük bir tehdit olmaya devam ediyor. Cumhuriyet Üniversitesi Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd . Doç . Dr. Nevcihan Gürsoy, tarım sektöründe çeşitli sorunlar yaşandığını, bu sorunlardan birinin de tarım ürünlerinde ve gıda maddelerinde hormon kullanımı olduğunu söyledi. Gürsoy, ‘’Bunu yaparken insan sağlığını göz ardı etmemek gereklidir. Bu nedenle hormon ya da hormon etkili kimyasalların kullanımı bilinçli olarak yapılmalıdır. Dozunda kullanılmayan her türlü kimyasal, hem üründe hem de ürünü tüketen canlılarda zehir etkisi gösterebilmektedir.’’ dedi.

Türkiye ’de özellikle domates, patlıcan, patates, kabak, salatalık, üzüm, elma, çilek, kavun, buğday, arpa, yulaf, çavdar ve çeltikte hormon kullanıldığının dile getirildiğini, fakat bu konunun kesin sonuçlarla ortaya konulmadığını bildiren Gürsoy, şöyle konuştu:’’ Hormonlu ürünler sürekli tüketildiğinde vücuttaki dengenin bozulması, şişme, yağlanma, gibi ciddi şüphelere yol açan sonuçlar doğurmaktadır.’’

Zamansız çıkan sebze-meyveye dikkat

Hormon takviyesinin özellikle zamansız yetiştirilen ürünlerde daha fazla gözlendiğini anlatan Gürsoy, ‘’Bu nedenle özellikle sebze ve meyveler normal gelişme süreçlerinde alınıp tüketilmelidir. Örneğin, domatesin 15 Ekim -10 Kasım ve 10 Nisan -5 Mayıs , patlıcanın 15 Kasım -15 Mayıs ve kabağın 1 Kasım -15 Mayıs tarihleri arasında tüketilmemesi önerilmektedir’’ diye konuştu. Gürsoy, konuşmasına şöyle devam etti: ‘Bunlara örnek verecek olursak, domates çekirdeksiz, içi çok sulu , boşluk varsa, patlıcan içi süngerimsi ve çekirdeksizse, kabak şekli bozuk, çekirdeksizse, biber aşırı büyük ve etliyse, çekirdek evi boş, etli kısmı sertse, patates şekilsiz ve patates yumruları yapışıksa, içinde kararmalar varsa, karpuzun çekirdek yerleri boşsa hormonlu olduğu anlamına gelebiliyor. Bu özellikleri taşıyan ürünleri almamaya özen gösterilmelidir.’’

Hiç yorum yok: